• 0(535) 931 0 322
  • drtahsinturunc@yahoo.com
  • Seyhan/Adana
Cinsel Sağlık
İnfertilite (Kısırlık) Nedir?

İnfertilite (Kısırlık) Nedir?

İnfertilite (kısırlık) nedir?

ERKEKLERDE ÇOCUK SAHİBİ OLAMAMA (ERKEK İNFERTİLİTESİ)

İnfertilite (kısırlık) nedir?

İnfertilite, çiftlerin düzenli bir cinsel yaşamlarının olmasına ve koruyucu bir yöntem uygulamamalarına rağmen 1 (bir) yıl içinde çocuk sahibi olamamaları durumudur ve çiftlerin bu nedenden dolayı tedavi edilmeleri gerekir.

İnfertilite sıklığı nasıldır?

Evli çiftlerin yaklaşık %15’i çocuk sahibi olamamaktadır. Oranlar bazı kaynaklarda farklı verilmekle birlikte çocuk sahibi olamama 1/3 oranında erkek kaynaklı, 1/3 oranında kadın kaynaklı ve 1/3 oranında hem erkek hem de kadın kaynaklıdır. Ayrıca, çiftlerin sadece %25’i ilk ay içerisinde çocuk sahibi olabilirlerken, %55’i 3 ay içerisinde, %70’i ise 6 ay geçtikten sonra çocuk sahibi olabilmektedirler.

Çocuk sahibi olamayan çiftler ne yapmalıdır?

Çocuk sahibi olamayan çiftlerin en az 1 yıl geçtikten sonra eş zamanlı olarak Üroloji uzmanı (mümkünse Androloji konusunda tecrübeli bir hekime) ve Kadın Doğum uzmanlarına profesyonel bir destek için başvurmaları gerekmektedir. Eğer çiftlerin yaşı ileri ise (özellikle kadınlarda 35 yaş ve üzeri ise) 6 aydan sonra da başvuruda bulunabilirler.

Erkeklerde çocuk sahibi olamama nedenleri nelerdir?

Erkekte üreme hücreleri (spermler)  yumurtalarda yani testislerde yapılır. Testislerde sperm üretimi ergenlikten sonra başlar. Erkeklerde sperm üretiminde ya da spermin taşınmasında soruna yol açan birçok faktör vardır. Avrupa Üroloji Derneği kılavuzuna göre erkeklerde çocuk sahibi olamama nedenleri aşağıda belirtildiği gibidir;

-Nedeni bilinmeyenler  (%30-40)

-Varikosel  (%14.8)

-Testislerin (yumurtaların) küçük olması (%10.1) (doğuştan beri var olan genetik sorunlara bağlı, sonradan ortaya çıkan sorunlara bağlı, geç ergenliğe girme vb.)

-İnmemiş testis (%8.4)

-Kanser tedavileri sonrası (%7.8) (testis tümörü, lenfoma, lösemi, sarkoma gibi hastalıklarda  verilen tedavilere bağlı)

-Erkek spermine karşı antikor gelişimi (%3.9)

-Peniste ereksiyon/boşalma sorunları (%2.4)

-Sperm kanallarında tıkanıklık (%2.2)

-Sistemik hastalıklar (%2.2) (şeker hastalığı, karaciğer hastalığı, tiroid hastalıkları gibi)

-Testis kanseri (%1.2)

-Diğer nedenler

Genital organlarında anormallikler bulunanların, kalıtımsal sorunların, cinsel yolla bulaşan hastalık öyküsü olanların, hormonal dengesizliklerin, testislerin içinde yer aldığı torbada ısı artışına yol açan nedenlerin de çocuk sahibi olmayı güçleştirdikleri bilinmektedir.

Çocuk sahibi olamayan erkeklerde bu sorunu arttıran faktörler var mıdır?

Evet. Şu faktörler varsa çocuk sahibi olamama riski yüksektir;

-Sperm tahlilinde (semen analizinde) ciddi bozukluk

-Testislerin küçük olması

-Sperm üretiminde rol alan hormonların bozuk olması

-Çocuk sahibi olamama süresinin uzun olması

-İleri yaş

Çocuk sahibi olamayan bir erkekte yapılması gerekenler nelerdir?

Kliniğimize başvuran hastalardan öncelikle geçmişe yönelik ayrıntılı bir hikaye alıyoruz, ardından hastamızın fizik muayenesini yaptıktan sonra sperm tahlili yaptırıyoruz. Eğer gerekirse sperm üretimini etkileyen hormonları da içeren kan tahlilleri yaptırıyoruz.

Hastalarımızda geçmişte şu sorunların yaşanmış olması çocuk sahibi olmalarını güçleştirebilir;

-Daha önce testisleri ile ilgili bir hastalık geçirmiş olmaları (travma öyküsü, iltihap, çocukken kabakulağa bağlı yumurtalarında şişlik olması vb.)

-Testisleri ile ilgili cerrahi müdahale geçirmeleri

-Ergenlik çağı öncesi uzun süre antibiyotik alınması

-Bütün vücudu etkileyen sistemik bir hastalık olması

-Cinsel yolla bulaşan bir hastalık geçirmiş olmaları

-Testislerde sıcaklık artışına yol açan bir neden olması (varikosel, sık saunaya gitmek, dar pantolon giyinmek,  fırın gibi sıcak bir yerde çalışmak gibi)

-Sperm gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek ilaç almak (bazı mide ilaçları, bazı antibiyotikler, bazı tansiyon ilaçları, kas gelişimini arttırmak için alınan ilaçlar, erkeklik hormonu, kemoterapi ilaçları gibi)

-Daha önce ışın tedavisi (radyoterapi) almak

-Sigara-alkol-uyuşturucu kullanmış olmak

Hastalarımıza ayrıntılı bir muayene yaparken çocuk sahibi olamamaya neden olan bir anormallik olup olmadığına bakmaktayız. Genellikle sol testis torbasında daha sık ortaya çıkan ve varikosel dediğimiz cilt altında damar kıvrımlarının olması bir çocuk sahibi olamama nedenidir. Sperm kanallarının olmaması, testislerin küçük olması, testislerin testis torbasında değil de kasıkta olmaları, penisin küçük olması, genital bölgede kıllanmanın az olması da çocuk sahibi olamama nedenlerindendir.

Size başvuran ve çocuk sahibi olamayan erkeklerde yaptığınız tetkikler nelerdir?

Bizim için en olmazsa olmaz tetkik ulusal kalite standartlarına uygun bir laboratuvarda yapılmış olması gereken semen (meni) analizidir. Semen analizinin güvenilir bir laboratuvarda ve bu konuda deneyimli bir kişi tarafından yapması son derecede önemlidir. Semen analizi için 2 gün ile 7 gün arası (tercihen 3-4 gün) bir cinsel perhiz yapılması gerekmektedir. Cinsel perhizden kastımız hastanın mastürbasyon yapmaması ya da cinsel ilişkiye girmemiş olmasıdır. Eğer semen analizi normal ise 2. bir analiz yapılmasına gerek yoktur ve bizim açımızdan ek bir tedavi önerilmemektedir. Eğer analiz normal değilse bir erkekte sorun olduğunu söyleyebilmemiz için mutlaka aradan en az 1 hafta geçtikten sonra 2. bir semen analizinin yapılması gerekmektedir.

Çocuk sahibi olamayan erkeklerde semen analizi nasıl değerlendirilir?

Semen analizini analizi veren erkekler de çok rahat değerlendirip kendilerinde sorun olup olmadığını anlayabilirler. Semen analizinde 3 önemli parametre vardır. Bunlar sperm sayısı, sperm hareketi ve sperm şekli (morfoloji, resim 3)’dir. Normalde verilen bir semen analizinde sperm sayısının 1 mililitrede 15 milyondan fazla olması gerekir, meni örneğinde bulunan tüm spermlerin %32’sinden fazlasının ileri harekete sahip olan spermler olmaları gerekir. Spermlerin %4’ten fazlasının (Kruger analiz kriterlerine göre) normal şekilli spermler olmaları gerekir. Eğer verilen meni miktarı 1.5 mililitreden az ise sperm kanallarında tıkanıklık olup olmadığı incelenmelidir. Eğer sperm analizinde lökosit adını verdiğimiz iltihap hücreleri mililitrede 1 milyondan fazla ise iltihap açısından hastalarımızın değerlendirilmesi gerekebilir.

Semen analizi dışında yapılması gereken testler var mıdır?

Semen analizinde eğer hastalarımızın sperm sayısı 1 mililitrede 5 milyondan az ise ya da testisler belirgin küçük ise FSH, LH, testosteron (erkeklik hormonu) gibi sperm üretimi ile ilgili olduğu bilinen hormonların da incelenmesi gerekmektedir. Fakat, her çocuk sahibi olamayan hastamızdan bu hormonlar rutin olarak istenmemektedir. Aynı şekilde özellikli bir durum (testis kanseri şüphesi, testislerin etrafında su toplanmış olması, varikoseli belirlemede yetersizlik, sperm kanal kisti şüphesi gibi) olmadığı taktirde hastalarımızdan rutin olarak ultrasonografi tetkiki (skrotal doppler USG tetkiki) istenmemektedir. Sperm sayısı mililitrede 5 milyondan az ise mevcut sorunun doğuştan kaynaklı bir sorun olup olmadığının anlaşılması için genetik analizlerin (karyotip analizi, Y kromozomu mikrodelesyonu vb.) yapılmasının gerekli olduğu ifade edilmekle birlikte güncel pratikte menide hiç sperm bulunmayan hastalarda (azospermi hastaları) bu testler yapılmaktadır.

Çocuk sahibi olamayan erkeklerde yapılması gerekenler nelerdir?

Tedavi öncelikli olarak nedene yönelik yapılmalıdır. Çocuk sahibi olamamaya neden olan sorunun giderilmesi esastır. Varikosel varsa ameliyat edilmelidir, sperm üretimine zararlı olduğu düşünülen ilaçlar varsa bu ilaçlar kesilmelidir, ısı artışı bir etkense yumurtada ısı artışını arttıran nedenler (sauna, hamam gibi) ortadan kaldırılmalıdır, sistemik hastalıklar varsa bu hastalıklar kontrol altına alınmalıdır, sperm kanal tıkanıklığı saptanmışsa tıkanıklık açılmalıdır. Eğer çocuk sahibi olamama nedeni bilinmiyorsa (%30-40 hastada) başta antioksidan adını verdiğimiz ilaçlar olmak üzere çok sayıda ilaç grubu ile infertilite tedavisi yapılabilmektedir.

Çocuk sahibi olamayan erkeklere önereceğiniz bir diyet listesi var mıdır?

Evet. Bu konuda çok ciddi bir bilgi kirliliği olduğunu, sperm sayısını ve hareketini arttırdığı iddia edilen ve sağlık bakanlığı onayı bile olmayan çok sayıda bitkisel özlü ilacın piyasada olduğunu ve çoğu zaman hastalarımızın bu ilaç ve diyet takviyelerini bilinçsiz bir şekilde kullandıklarını belirtmek isterim. Bu bilgi kirliliğini biraz olsun gidermek adına bu yıl saygın bir yurt dışı dergide yayınlanan ve çocuk sahibi olamayan erkeklerin almaları ve almamaları gereken bir diyet listesini paylaşmak isterim. Bu listeye göre;

Sperm kalitesini arttıran parametreler:

  • Omega-3
  • Bazı antioksidanlar (vitamin E, vitamin C, β-karoten, selenyum, çinko, kriptoksantin ve likopen)
  •  Bazı vitaminler (vitamin D ve folat)
  • Doymamış yağ asitleri

Sperm kalitesini arttıran besinler:

  • Balık
  •  Kabuklu ve kabuksuz deniz ürünleri
  •  Kümes hayvanları
  •  Tahıllar
  •  Meyve ve sebzeler
  •  Az yağlı ve yağsız süt

Sperm kalitesine zarar veren besinler:

  • İşlenmiş etten (sosis, salam, sucuk gibi) zengin diyet
  • Soya gıdaları
  • Patates
  • Tam yağlı süt
  • Peynir
  • Kahve
  • Alkol
  • Şeker ile tatlandırılmış içecekler
  • Tatlılar

Hem sperm kalitesini bozan hem de gebelik oluşmasını da olumsuz yönde etkileyen besinler:

  • Fazla alkol alımı
  • Kafein
  • Kırmızı et
  • İşlenmiş et     

(Kaynak: Hum Reprod. Update, 2017, Basımda)

Çocuk sahibi olamayan erkeklerin almaları gereken tedbirler var mıdır?

Evet. İlk olarak şişman hastaların zayıflamaları çok önemlidir. Zayıflamak erkeklerde kadınlık hormonunun azalmasına ve testis içindeki erkeklik hormonunu artması ile sperm üretiminin artmasına yol açtığı için kilo vermek ve spor yapmak son derecede önemlidir. Stresli bir yaşamdan uzak durmanın ve sıkıntıların giderilmesinin de sperm yapımını arttırdığı bilinmektedir. Ayrıca sigara ve alkolün azaltılması, mümkünse kesilmesi son derecede önemlidir. Cinsel ilişki zamanlamasının yapılması (takvim yöntemine göre) önemlidir. Cinsel ilişki zamanlaması için çiftlerin kadınların yumurtlama döneminde ilişkiye girmeleri (kabaca adetin 1. gününden 14 gün öncesinin kadınlarda yumurtlama dönemi olduğu kabul edilir) çocuk sahibi olma ihtimalini arttırmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

العربيةEnglishTürkçe
Randevu Ve Detaylı Bilgi İçin